- meyus
- (A.)[ سﻮیﺄﻡ ]umutsuz, üzgün.
Osmanli Türkçesİ sözlüğü . 2015.
Osmanli Türkçesİ sözlüğü . 2015.
meyus — sf., esk., Ar. meˀyūs 1) Üzgün Ağır ve meyus adımlarla yürüdü. S. F. Abasıyanık 2) Karamsar Odaya girince Remzi yi şaşkın ve meyus bir hâlde gördüm. M. Ş. Esendal Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller meyus etmek meyus olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
meyus etmek — üzmek Müsteşar yanında böyle kalmak onu meyus ediyordu. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
meyus olmak — üzgün ve umutsuz bir duruma düşmek Bir ümidin çıkmaması, insanın ikinci defa meyus olması demektir. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
mungaymak — meyus kalmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
bekrilik — is., ği İçkiye düşkünlük, ayyaşlık Ananın bekriliğinden neden meyus oluyorsun? H. R. Gürpınar … Çağatay Osmanlı Sözlük
saat — is., ti, Ar. sāˁat 1) Bir günlük sürenin yirmi dörtte birine eşit, altmış dakikalık zaman dilimi, zaman parçası Karabalçıklı çiftliği kasabadan sıkı yürüyüşlerle bir saat çeker. R. N. Güntekin 2) Vakit, zaman Oyuncular meyus olmayarak gene saati… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bagrı kara — dil siyah, mükedder, meyus; bir nevi kuş ismi dir … Çağatay Osmanlı Sözlük
ENDİŞNAK — f. Endişeli, kederli, meyus, sıkıntılı, düşünceli … Yeni Lügat Türkçe Sözlük